
İBDA Fikri: Merkez İddiasında Olanları Neden Yutar?
İBDA, sadece bir slogan veya heyecan değil, aynı zamanda derin bir fikir nizamıdır. Bu nizam, bir fikir mimarisi olarak kendini gösterir. Ölçülendirilmiş, iç mantığı kurulmuş, içtimai ve ferdi sahaya taşınması ve müesseseleşmesi zorunlu bir yapıdır. Bu yapının yükünü taşıyacak olanlar, sadece sloganlarla yürüyenler değil, aynı zamanda ölçüye sadakatle yaşayanlardır. Sadece düzene ve onun eserlerine öfkeli olmak yeterli değildir; aynı zamanda fikir ve aksiyon sahibi olmak da gereklidir.
İBDA'nın Fikir Mimarisi
İBDA'nın fikir mimarisi, rastgele bir araya getirilmiş düşünceler yığını değildir. Aksine, her bir parçasının birbiriyle uyumlu olduğu, mantıksal bir bütünlük taşıdığı bir yapıdır. Bu mimarinin temelinde, ölçü ve düzen yatar. Her şey ölçülendirilmiş, tartılmış ve yerli yerine oturtulmuştur. Bu sayede, İBDA, sadece bir ideoloji olmanın ötesine geçerek, bir yaşam biçimi haline gelir.
Merkez İddiasının Tehlikeleri
Merkez iddiasında bulunmak, İBDA gibi bir fikir nizamı için büyük bir tehlike arz eder. Çünkü merkez iddiası, kibir ve kendini beğenmişliğe yol açabilir. Bu durum, kişinin ölçüyü kaçırmasına ve dolayısıyla İBDA'nın temel prensiplerinden uzaklaşmasına neden olabilir. İBDA, her zaman mütevazı olmayı, öğrenmeye açık olmayı ve eleştiriye tahammül etmeyi öğütler. Merkez iddiası ise, bu değerlerle çelişir.
Aksiyonun Önemi
İBDA'nın fikir nizamı, sadece teorik bir çerçeve sunmakla kalmaz, aynı zamanda pratiğe dökülmeyi de gerektirir. Sadece fikir sahibi olmak yeterli değildir; aynı zamanda bu fikirleri hayata geçirmek için aksiyon almak da önemlidir. İBDA'cılar, fikirlerini eyleme dönüştürerek, topluma örnek olmalı ve değişim için çaba göstermelidir. Aksi takdirde, İBDA sadece bir entelektüel egzersiz olarak kalır.
İBDA'nın derinliği ve kapsamı, onu sadece bir ideoloji olmaktan çıkarıp, bir yaşam felsefesi haline getirir. Bu felsefe, bireyin iç dünyasından başlayarak, toplumsal hayata kadar her alanda etkisini gösterir. Ancak, bu felsefenin başarıya ulaşabilmesi için, sadece slogan atmakla yetinmeyip, ölçüye sadık kalmak, aksiyon almak ve her zaman öğrenmeye açık olmak gereklidir. Aksi takdirde, merkez iddiasında bulunanlar gibi, İBDA'nın derin sularında kaybolmak kaçınılmazdır.