İliç Manşetleri: Paralı Haber mi, Propaganda mı? Faruk Bildirici'den Sert Tepki!
Aktüel

İliç Manşetleri: Paralı Haber mi, Propaganda mı? Faruk Bildirici'den Sert Tepki!


22 November 20255 dk okuma1 görüntülenmeSon güncelleme: 22 November 2025

Medya ombudsmanı Faruk Bildirici, Erzincan İliç'teki maden kazasının ardından yayımlanan haberlere sert tepki gösterdi. Bildirici, haberlerin tek taraflı ve paralı propaganda olabileceğini öne sürerek, gazeteciliğin kamu yararına hizmet etmesi gerektiğini vurguladı. Peki, bu iddiaların ardında yatan gerçekler neler? İşte detaylar...

İliç Haberleri: Aynı Söylem, Farklı Mecralar

Bildirici, son günlerde birçok gazete, televizyon ve haber sitesinde benzer başlıklarla yayımlanan "İliç'te hayat durdu, halk madenin açılmasını istiyor" şeklindeki haberlerin dikkat çekici olduğunu belirtti. Bu durumun planlı bir kampanya izlenimi yarattığını savundu. Sabah, Hürriyet, Yeni Şafak gibi farklı yayın organlarında aynı içerikteki haberlerin yer alması, akıllara soru işaretleri getirdi.

Bildirici, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu soruları sordu: "Acaba bu metinleri gazeteciler mi yazıyor? Yoksa İliç’teki madeni işleten Anagold Madencilik’in reklam şirketlerine hazırlattığı metinler ücreti karşılığında mı yayımlanıyor?" Bu sorular, medyanın etik sorumluluğu ve bağımsızlığı konusunda önemli bir tartışma başlattı.

Tek Taraflı Propaganda mı?

Bildirici, haberlerde karşı görüşlere, güvenlik önlemleriyle ilgili uzman değerlendirmelerine ve yeni bir kaza riskine yer verilmemesini eleştirdi. Bu durumun tek yönlü bir kamuoyu yaratma çabası olduğunu savundu. Gazeteciliğin, kamu yararını gözeterek her türlü görüşe yer vermesi gerektiğini vurguladı.

Şubat 2024’te Erzincan İliç’teki Çöpler Altın Madeni’nde yaşanan toprak kayması sonucu dokuz işçi yaşamını yitirmiş ve maden faaliyetleri durdurulmuştu. Bildirici, insan yaşamının bedelinin haber kampanyalarıyla ölçülemeyeceğini belirterek, gazeteciliğin kamu yararı için yapılması gerektiğini yineledi.

Bildirici'nin paylaşımında dikkat çeken noktalar:

  • Haberlerin çoğunun birbirinin kopyası olması
  • Yeni bir kaza olmaması için alınan önlemlere değinilmemesi
  • Karşı görüşlere yer verilmemesi

Gazetecilik ve Kamu Yararı

Faruk Bildirici'nin bu açıklamaları, Türkiye'deki medya etiği ve bağımsızlığı konusunda önemli bir tartışma başlattı. Gazeteciliğin, kamu yararını gözeterek, her türlü görüşe yer vermesi ve olayları tarafsız bir şekilde aktarması gerektiği bir kez daha vurgulandı. Medyanın, şirketlerin veya siyasi grupların çıkarlarına hizmet etmek yerine, halkın doğru bilgilendirilmesi için çalışması gerektiği belirtildi.

Sonuç olarak, Faruk Bildirici'nin İliç manşetlerine yönelik eleştirileri, medyanın sorumluluğu ve etik değerleri konusunda önemli bir farkındalık yarattı. Bu tartışma, gelecekte daha şeffaf ve bağımsız bir gazetecilik anlayışının gelişmesine katkı sağlayabilir.