Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanı Abdullah Yaman ile Yeni Şafak gazetesi arasındaki gerginlik giderek artıyor. Yaman'ın gazeteyi "Yeni Şafak çetesi" olarak nitelendirmesi ve ardından gelen FETÖ iddiaları, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. İddiaların odağındaki isim olan iş insanı Kamil Darbaz'dan da dikkat çekici sorular geldi.

Yaman'dan Şok Suçlamalar: "Yeni Şafak Çetesi" İfadesi

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanı Abdullah Yaman, Yeni Şafak gazetesine yönelik sert eleştirilerde bulundu. Gazeteyi "Yeni Şafak çetesi" olarak tanımlayan Yaman, hakkındaki iddiaları kesin bir dille reddetti. Yaman, "Bahsi geçen haber içeriğinden sadece birini doğrulayın, istifa etmezsem şerefsizim" diyerek meydan okudu.

Bu sert açıklamaların ardından, olayın taraflarından GMO Grup Yapı ortağı Kamil Darbaz da sosyal medya üzerinden bir açıklama yayınladı. Darbaz, Yaman'a bir dizi soru yönelterek tartışmayı daha da alevlendirdi.

Kamil Darbaz'dan Dikkat Çeken Sorular

Kamil Darbaz'ın Abdullah Yaman'a yönelttiği sorular, kamuoyunun dikkatini çekti. İşte o sorulardan bazıları:

• İki çocuğunuz FETÖ bağlantısı nedeniyle kamudan ihraç edildi mi?
• O dönemde eviniz polisler tarafından arandı mı?
• Dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu hedef gösterip sosyal medyada paylaşım yaptınız mı?
• Hâlâ bir evladınız yurtdışında yaşıyor mu?

Darbaz, açıklamasının devamında bazı Yargıtay üyeleri ve başkanlarının mal varlıklarının incelenmesi gerektiğini belirterek, "Bazı yargıtay üyeleri ve başkanlarının mal varlıkları araştırıldığında, sahip oldukları gayrimenkullerin ekspertizleri yapılırsa, borsa hisseleri değerlemesi yapıldığında her şey ortaya çıkacaktır. Temiz adamlarla kirli olanlar net biçimde anlaşılacaktır." ifadelerini kullandı.

FETÖ İddiaları Ortasında Yargı ve Medya İlişkisi

Abdullah Yaman ile Yeni Şafak arasındaki bu gerilim, yargı ve medya ilişkisi üzerine önemli soruları gündeme getiriyor. Yargı mensuplarının ve medyanın birbirini nasıl etkilediği, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından büyük önem taşıyor. Bu tür tartışmalar, yargının bağımsızlığı ve medyanın etik ilkeleri konularında daha derinlemesine düşünmeye sevk ediyor.

Yargıtay Başkanı ve Yeni Şafak arasındaki bu çekişme, yargı camiasında ve medya dünyasında büyük yankı uyandırdı. Tarafların birbirine yönelttiği suçlamalar ve iddialar, olayın seyrini daha da karmaşık hale getiriyor. Önümüzdeki günlerde bu konuyla ilgili yeni gelişmelerin yaşanması bekleniyor. Bu gelişmeler, yargı ve medya ilişkilerinin geleceği açısından belirleyici olabilir.