Türkiye tekstil sektöründe şok etkisi yaratan bir haber geldi. Baltalı Grup, 1992'den beri Denizli ve Afyon'da faaliyet gösteren iki fabrikasını, artan enflasyon ve kur dengesizliği nedeniyle kapatma kararı aldı. Bu durum, sektördeki genel sıkıntıların bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.

Tekstil Sektöründe Sarsıcı Gelişmeler

2025 yılının ilk beş ayında tekstil sektöründe artan maliyetler, düşen siparişler ve finansmana erişim zorluğu nedeniyle birçok şirket zor durumda kaldı. Bu durum, 71 büyük tekstil şirketinin konkordato ilan etmesine yol açtı. Baltalı Grup da bu zorlu süreçten etkilenerek, Denizli ve Afyon'daki fabrikalarını kapatmak zorunda kaldı.

Baltalı Grup Yönetim Kurulu Başkanı Derya Baltalı, kararın finansman sıkıntısı ve talep daralmasıyla ilgili olduğunu belirtti. DRT TV'ye yaptığı açıklamada, "Fabrikaların kapanmasının siyasi ya da yerel yönetimlerle bir ilgisi yok. Finans kuruluşları, tekstili riskli gördüğü için kredi vermek istemiyor. Siparişler artarsa kapattığımız tesisleri yeniden faaliyete geçireceğiz," dedi.

Baltalı, sektördeki yapısal sorunlara da dikkat çekerek, döviz kurundaki artışın enflasyon oranının gerisinde kalmasının rekabet gücünü zayıflattığını vurguladı. "Kur, enflasyon oranında artmadığı sürece bu süreç devam edecek. Talep azaldı, rekabet şansımızı uygulanan ekonomik programlarla çok önceden kaybettik," ifadelerini kullandı.

Sektörde Küçülme Kaçınılmaz Mı?

Derya Baltalı, sadece kendi şirketinin değil, genel olarak sektörün büyük bir darboğazda olduğunu belirtti. İplik, boya, örgü ve konfeksiyon tarafında kapasitelerin doldurulamadığını, dünya genelindeki talep dağılması ve belirsizliklerin ihracatçıları zorladığını ifade etti. Bu maddi sıkıntılarla birleşince sektörde küçülmenin kaçınılmaz hale geldiğini söyledi.

Baltalı, pandemi döneminde uygulanan kısa çalışma ödeneğinin yeniden gündeme alınmasını önerdi ve iş gücünü korumanın önemine dikkat çekti. "Pandemi kadar olmasa da şu anda da çok zor bir dönemden geçiyoruz," dedi.

Gelecek Ne Gösteriyor?

Baltalı, genel olarak büyük bir kriz yaşandığını ifade ederek, "Şu anda Türkiye’de yaklaşık 3 bin civarında satılık, bir o kadar da kiralık fabrika bulunuyor. Bu sayının daha da artması bekleniyor. Sanayi yoksa işçi sınıfı da olmaz. Hatta orta sınıf bile oluşamaz. Sanayiciyi küstürmeden, tekrar yatırım yapan, üreten ve ihracat yapan şehir ve ülke konumuna gelmemizin çok büyük yarar sağlayacağına inanıyorum," şeklinde konuştu.

Bu gelişmeler, Türkiye tekstil sektörünün geleceği hakkında ciddi endişeler yaratıyor. Enflasyon, kur dengesizliği ve finansman sorunları devam ederse, daha fazla fabrika kapanışı ve işsizlik yaşanması olası görünüyor. Sektör temsilcileri, hükümetin acil önlemler alarak tekstil sektörünü desteklemesini ve rekabet gücünü artırmasını talep ediyor.