## Mevlana mı, Müftü mü? İslam'ın Gerçek Yüzü Hangisi? İslam, şefkat, hoşgörü ve sevgi üzerine kurulu bir din olarak bilinir. Ancak, günümüzde bu değerlerden ne kadar uzaklaşıldığına dair sorular sıkça soruluyor. Özellikle farklı görüşlere tahammülsüzlük ve ayrımcılık, İslam'ın özüne aykırı davranışlar olarak öne çıkıyor. Bu noktada, Hazreti Mevlana'nın öğretileri ile günümüzdeki bazı dini figürlerin yaklaşımları arasındaki çelişki, önemli bir tartışma konusu haline geliyor. İslam'ın temelinde, insanların farklı inanç ve düşüncelere sahip olsalar bile bir arada yaşayabilmesi gerektiği vurgulanır. Mevlana'nın "Gel, gel, ne olursan ol yine gel" sözü, bu hoşgörünün en güzel örneklerinden biridir. Mevlana, herkesi, inancı ne olursa olsun, sevgi ve kardeşlik ortamına davet eder. Onun anlayışında, insanlar arasındaki farklılıklar bir zenginlik olarak görülürken, nefret ve ayrımcılık ise reddedilir. ## Müftünün Sözleri ve İslam'daki Yeri Ancak, son zamanlarda bazı dini figürlerin, özellikle farklı görüşlere sahip insanlara yönelik kutuplaştırıcı ve ayrımcı söylemleri dikkat çekiyor. Bu tür yaklaşımlar, İslam'ın hoşgörü ve sevgi temelleriyle çelişir. Özellikle, Volkan Konak gibi farklı görüşlere sahip bir sanatçıya yönelik yapılan olumsuz yorumlar, toplumda büyük tepki topladı. Bu tür davranışlar, İslam'ın barışçıl imajına zarar verirken, insanların dinden soğumasına da neden olabilir. Müslümanların, inançlarını yaşarken hoşgörülü, anlayışlı ve sevgi dolu olmaları beklenir. İslam, insanların birbirlerine karşı saygılı, dürüst ve yardımsever olmalarını emreder. Bu nedenle, farklı görüşlere sahip insanlara karşı nefret söylemi kullanmak, İslam'ın temel prensiplerine aykırıdır. Dini liderlerin, toplumda birleştirici bir rol oynaması ve insanları sevgiye davet etmesi gerekirken, ayrıştırıcı ve ötekileştirici söylemlerden kaçınmaları önemlidir. ## Sonuç: İslam'ın Özüne Dönüş Sonuç olarak, İslam'ın gerçek yüzü, Mevlana'nın öğretilerinde olduğu gibi, hoşgörü, sevgi ve kardeşlik üzerine kuruludur. Farklı inançlara ve düşüncelere sahip insanlara karşı saygılı olmak, İslam'ın temel prensiplerinden biridir. Dini liderlerin, bu değerleri koruması ve toplumda birleştirici bir rol oynaması gerekirken, ayrımcılık ve nefret söylemlerinden uzak durmaları önemlidir. Unutmayalım ki, İslam, insanları birleştiren, onlara umut veren ve sevgiyle kucaklayan bir dindir.