İsrail ordusu, Gazze'ye insani yardım götürmek üzere yola çıkan Özgürlük Filosu'na uluslararası sularda kanlı bir baskın düzenledi. Olay, dünya kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Gemide bulunan aktivistlerin ve aralarında Türk milletvekillerinin de bulunduğu 92 eylemcinin akıbeti merak konusu.

İsrail'in Özgürlük Filosu'na Müdahalesi

İsrail donanması, Gazze Şeridi'ne uygulanan ablukayı delmek ve insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan Özgürlük Filosu'na ait gemileri, uluslararası sularda yasa dışı bir şekilde ele geçirdi. Filonun yaptığı canlı yayınlarda, İsrail ordusunun "durulmaması halinde gemilere müdahale edeceği" yönünde anonslar yaptığı duyuldu. Anonsların ardından gemilerdeki katılımcıların, önceden belirlenen acil durum protokollerine göre can yeleklerini giyerek beklemeye başladığı görüldü. Filodaki gemilerin etrafının İsrail donanmasına ait hücumbotlarla sarıldığı ve katılımcıların telefonlarını denize attığı görüntüler de canlı yayınlara yansıdı. Bu durum, İsrail'in operasyonun boyutunu gizleme çabası olarak yorumlandı. Filonun amiral gemisi Vicdan'dan yapılan canlı yayında, filo sözcülerinden Kasım Aktağ, "Gemiler etrafımızı sardı, askerler gemiye çıkmak için yanaşıyor, bizleri asla unutmayın, gündemde tutun, birlik beraberliğimizi koruyalım" şeklinde konuştu. Bu sözler, aktivistlerin yaşadığı korku ve endişeyi açıkça ortaya koydu. Anonslardan kısa süre sonra canlı yayın kesildi ve İsrail askerleri gemilere çıkmaya başladı. Birçok tekneyle irtibatın koptuğu bildirildi. Filonun basın bilgilendirme grubundan yapılan açıklamada, "Gemilerimiz yasa dışı kuşatma altında. Kameralar devre dışı kaldı ve gemilere askeri personel çıktı. Gemiyle iletişimimiz koptu" ifadelerine yer verildi. Açıklamada, İsrail unsurlarının Gazze'den yaklaşık 120 deniz mili uzaklıkta, uluslararası sularda filoya saldırdığı belirtildi.

Uluslararası Tepkiler ve İsrail'in Savunması

Olayın ardından uluslararası kamuoyundan İsrail'e yönelik sert tepkiler yükseldi. Birçok ülke, İsrail'in uluslararası hukuku ihlal ettiğini ve sivillere yönelik şiddet kullanımını kınadı. İsrail Dışişleri Bakanlığı ise, müdahale edilen gemi ve yolcuların İsrail'deki bir limana transfer edildiğini ve tüm yolcuların güvende olduğunu açıkladı. Yolcuların en kısa sürede sınır dışı edilmelerinin beklendiği belirtildi. İsrail, operasyonu "Gazze'ye silah ve terörist malzeme sokulmasını engellemek" amacıyla yapıldığını savundu.

Gazze Ablukası ve İnsani Durum

İsrail'in Gazze'ye uyguladığı abluka, bölgedeki insani durumu giderek kötüleştiriyor. Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar, Gazze'deki insanların temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlandığını ve acil yardıma ihtiyaç duyduğunu belirtiyor. Özgürlük Filosu gibi insani yardım girişimleri, bu abluka ve sonuçlarına dikkat çekmeyi amaçlıyor. * Gazze'de temiz su ve gıda kıtlığı yaşanıyor. * Hastaneler ilaç ve tıbbi malzeme eksikliği çekiyor. * Elektrik kesintileri günlük yaşamı olumsuz etkiliyor. * İşsizlik oranı yüksek seviyelerde seyrediyor. İsrail ordusunun Özgürlük Filosu'na düzenlediği bu saldırı, Gazze'deki ablukanın ve insani krizin vahametini bir kez daha gözler önüne serdi. Uluslararası toplumun bu duruma nasıl bir tepki vereceği ve Gazze'ye yönelik ablukanın ne zaman sona ereceği merakla bekleniyor. Uluslararası arenada İsrail'e yönelik baskının artması ve Gazze'ye insani yardım koridorunun açılması, bölgedeki gerginliğin azaltılması açısından kritik önem taşıyor.