CHP Kurultayında Şaibe Mi Var? Mahkeme Kararı Şaşırttı!
Aktüel

CHP Kurultayında Şaibe Mi Var? Mahkeme Kararı Şaşırttı!


26 May 20255 dk okuma27 görüntülenmeSon güncelleme: 28 June 2025

CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'nda yaşanan tartışmalar ve şaibe iddiaları yargıya taşınmıştı. Kurultayın iptali ve yetkili kurulların görevden alınması talebiyle açılan davanın ikinci duruşması yapıldı. Mahkeme, ihtiyati tedbir taleplerini reddetti ve bir sonraki duruşmayı 30 Haziran'a erteledi. Bu karar, CHP içinde ve kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Davanın Arka Planı

CHP'den ihraç edilen eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş ile delegeler Yılmaz Özkanat, Hatip Karaaslan ve Kamile Bahar Önal, kurultayın iptali için ayrı ayrı dava açmıştı. Bu davalar Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde birleştirildi. Davacılar, 4-5 Kasım 2023 tarihlerinde yapılan kurultayın usulsüzlüklerle dolu olduğunu ve sonuçlarının geçersiz sayılması gerektiğini savunuyor.

İlk duruşmada mahkeme, Çankaya 4 No’lu İlçe Seçim Kurulu’ndan 21. Olağanüstü Kurultaya ilişkin katılım listesi ve mazbatayı istemişti. Ayrıca, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan da kurultayla ilgili soruşturmanın son durumu hakkında bilgi talep edilmişti. Bu talepler, davanın ciddiyetini ve mahkemenin konuyu derinlemesine inceleme arzusunu gösteriyordu.

Davacılar, kurultay sürecinde yaşanan usulsüzlükleri ve şaibe iddialarını şu şekilde sıralıyor:

  • Delege listelerinde sahtecilik yapıldığı
  • Oy sayımında manipülasyon yapıldığı
  • Kurultay salonunda yeterli güvenlik önlemi alınmadığı
  • Genel başkan seçiminde usulsüzlük yapıldığı

Mahkeme Kararı ve Olası Sonuçları

Mahkemenin ihtiyati tedbir taleplerini reddetmesi, kurultayın şu an için geçerliliğini koruduğu anlamına geliyor. Ancak, davanın 30 Haziran'daki duruşmasında yeni delillerin sunulması ve tanıkların dinlenmesi bekleniyor. Mahkeme, bu delilleri değerlendirdikten sonra nihai kararını verecek.

Eğer mahkeme, kurultayın iptaline karar verirse, CHP'de büyük bir kaos yaşanabilir. Bu durumda, partinin yeniden kurultaya gitmesi ve yeni bir genel başkan seçmesi gerekebilir. Bu durum, partinin iç dengelerini alt üst edebilir ve siyasi arenada zayıflamasına neden olabilir.

Ancak, mahkeme kurultayın geçerli olduğuna karar verirse, CHP rahat bir nefes alacak ve yoluna devam edebilecektir. Bu durumda, partinin liderleri ve üyeleri, geleceğe odaklanarak Türkiye'nin sorunlarına çözüm üretmeye çalışacaklardır.

Siyasi uzmanlar, davanın sonucunun sadece CHP'yi değil, tüm Türkiye'nin siyasi geleceğini etkileyebileceğini belirtiyor. Bu nedenle, davanın yakından takip edilmesi ve mahkemenin vereceği kararın dikkatle değerlendirilmesi gerekiyor.

Türkiye'nin en köklü partilerinden biri olan CHP'nin geleceği, bu davanın sonucuna bağlı. Mahkemenin vereceği karar, Türkiye'nin siyasi arenasında yeni bir dönemin başlangıcı olabilir.